Sen giderken
Hasret rüzgarları esecek bu kentte
Gökyüzü yıldızsız yas tutacak
Umutlarımı kaybedeceğim bu hüzünlü gecede
Sensiz günleri düşünmek bile içimi yakacak

Sevda ikliminden ırak bir virane olacağım
Hergün biraz daha yanıp kahrolacağım
Geceleri yaşla dolu gözlerimi silerken
Senli günleri hatırlayıp ırak mevsimlerde kaybolacağım

Aynalara küs olacağım
Gitgide sararacak dalımdan kopacağım
Gözlerim ufukta hayaline dalarken
Susuz çöllerde sana susayacağım

Mum ışığı umutlar taşıyacağım yüreğimde
Düşen her damla yalnızlığıma ağlayacak
Yangın yerine çevirdiğin şu kalbime
Su değil gülyüzün merhem olacak

Gençlik baharımda hazan olup solacağım
Acı dolu bir dünyada yeniden doğacağım
Demir alacak sevinç kıyımdan
Vuslatı ararken hüzne dalacağım

Mavi umutlarıma zincirler vuracağım
Hasret bulutlarına adını yazacağım
Bu can bu bedenden çıkıncaya dek
Sensiz düşlere kin tutacağım

Zamansız çalacağım ayrılığın zilini
Bir muamma kaplayacak vazgeçilmezliğini
Dilsiz duvarlara yalnızlığımı anlatırken
Saracak tüm evreni geçmişin ceremesi

Sevdaya rehin çıkmazlara düşeceğim
Hazin bir maceradan kalanlarla ömrümü çürüteceğim
Ayaz gecelerde dikenli yollardan geçerken
Sensizliğin uçurumlarında can vereceğim